Peygamber Efendimizin Hayatı
Hz. Ebû Bekir, Peygamberimizin (a.s.) odasından dışarı çıkıp:“Muhammed ancak bir elçidir. Ondan önce de birçok elçi gelip, geçmiştir. O ölür veya öldürülürse geriye mi döneceksiniz? Kim geriye dönerse, Allah’a bir … Devamını Oku
Sevgili Peygamberimiz, mayıs ayının son günlerinde hastalanmıştı. Mescide gidemiyordu. Namazları dostu Hz. Ebû Bekir’in kıldırmasını istemişti.8 Haziran 632 Pazartesi günü, sağ elinin işaret parmağını kaldırdı. Dudaklarından dökülen sözler şunlardı: “Yüce … Devamını Oku
Veda hutbesini dinleyen insanlar hüzünlüydü, çünkü Peygamberleri bu konuşmayla, onların arasından ayrılacağının işaretini veriyordu. “Bilmiyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada bir daha buluşamayacağım.” diyordu.“Kimin yanında bir emanet varsa, onu … Devamını Oku
Mekkeliler şaşkın bakışlarla müslümanları izliyordu. Allah’ın resulü onlara “Şimdi size ne yapacağımı düşünüyorsunuz?” diye sordu. “İyilik umuyoruz. Sen asil bir kardeş ve asil bir kişinin oğlusun.” dedi müşrikler. Peygamberimiz de … Devamını Oku
Müslümanlar onlara çok zor geldiği halde anlaşma kurallarına uymuştu. Ama müşrikler, üzerinden iki yıl geçtiği halde, şartları yerine getirmiyorlardı. Peygamberimiz on bin kişilik bir ordu topladı. Mekke’ye doğru yola çıktı. … Devamını Oku
O bir sene boyunca, savaş endişesi yaşamadan, müslümanlar dünyanın çeşitli yerlerine elçiler gönderip, İslâm’ı yaymaya çalıştılar. Mesela Bizans İmparatoru’na şöyle bir mektup yollamıştı Peygamberimiz (a.s.):“Bismillâhirrahmanirrahim. Allah’ın kulu ve Peygamberi Muhammed’den … Devamını Oku
Uhud Savaşı’ndan iki yıl sonra, müşrikler on bin kişilik bir ordu ile yola çıktı. Bu haberi duyan Peygamberimiz (a.s.) müminleri camide topladı. İranlı Selman, ülkesinde bu gibi durumlarda, şehrin etrafına … Devamını Oku
Bedir Savaşı’ndan bir yıl sonra yapılan bir meydan savaşıydı Uhud. Bedir yenilgisini hazmedemeyen Mekkeliler, tam donanımlı üçbin askerle gelmişlerdi Uhud Dağı eteklerine. Müslümanlar ise bin kişi çıkmıştı yola. Ancak yolda … Devamını Oku
İslâm tarihinin ilk önemli savaşı olan Bedir’di konu. Müslümanlar Medine’de barış ve güven içinde yaşarken, Mekkeli müşrikler onlarla savaşa hazırlanıyorlardı.Peygamberimiz (a.s.) üçyüz beş arkadaşı ile birlikte Bedir’e ilerledi. Müşriklerin ordusu … Devamını Oku
Hicretten bir buçuk sene sonra müslümanlara farz kılınan oruç, Peygamberimizin (a.s.) en önem verdiği ibadetlerden biriydi. Ramazan boyunca kimsesizlere ve yoksullara yardım çalışmalarını daha da arttıran Hz. Muhammed (a.s.), yatsı … Devamını Oku
Müslümanlık sadece ailesiyle, sevdikleriyle, aynı inancı paylaştıkları ile iyi geçinmek demek değildi. Meselâ Medine’de yalnızca müslümanlar yoktu. Yahudiler ve müslüman olmayan Araplar da bir hayli çoktu. Peygamberimiz bu toplulukların hepsi … Devamını Oku
Mekkeli müslümanlar Medine’ye hicret ederken tüm değerli eşyalarını Mekke’de bırakmışlardı. Medine’ye geldiklerinde yanlarında getirdikleri hiçbir şey yoktu. Her Medineli müslüman Mekke’den gelen bir muhaciri kendisine kardeş seçmişti. Evler, araziler, eşyalar, … Devamını Oku
İslâm’ın ilk camii, Mekke’den Medine’ye hicret sırasında, Medine yakınlarında namaz kılmak isteyen Peygamberimizin isteği ile, Kuba denilen yerde yapıldı. Kuba Mescidi’nden sonra, Medine’de de ilk iş olarak müslümanlar bir cami … Devamını Oku
Peygamberimiz Medine’ye hicret edince, Medineliler onu misafir etmek için birbirleriyle yarışa girdiler. Herkes Allah’ın resulünün kendi evinde kalmasını istiyordu. Peygamberimiz ise kimseyi üzmek istemezdi. Seçimi devesi Kusva’ya bıraktı. Deve kimin … Devamını Oku
Tam üç gün sürmüştü Peygamberimiz ve sevgili dostu Ebû Bekir’in mağaradaki bekleyişi. Sonra Üraykıt oğlu Abdullah’ın getirdiği develerin üzerinde, Medine yolculuğu başladı. Hazreti Hatice’nin akrabası Varaka’nın dediği gibi, Peygamberimiz (s.a.v.) … Devamını Oku
Medine’ye hicret yolunda, Peygamberimiz, Ebû Bekir (r.a.) ile birlikte bir mağarada gizleniyordu. Fedailerden biri mağaranın kapısına kadar geldi. Mağaranın girişinde bir örümcek ağ örmüş, içine de bir güvercin yuva yapmıştı. … Devamını Oku
İslâm’ı yaşamaya ve yaymaya çalışan Peygamberimiz (s.a.v.) ile ashabı, Mekke’de büyük sıkıntılar içindeydi. İnançlarını özgürce yaşayabilecekleri bir yurt arayışları sürmekteydi. Bir gün Medine’den gelen dört kişi, İslâm’ın davetinden etkilenerek müslüman … Devamını Oku
TAİFMüslümanların tek derdi rahat ve huzur içinde yaşamak değildi. Onlar İslâm’ın güzelliğini tüm insanlığa yaymak niyetindeydi. İşte bu yüzden Peygamberimiz (s.a.) de evlatlığı Zeyd ile birlikte, Mekke’nin yakınındaki Taif’e gitti. … Devamını Oku
Mekke’deki müslümanlar eziyet çekmekten çok bunalmışlardı. Peygamberimiz (a.s.) onların haline çok üzülüyordu. Birlikte daha rahat edecekleri, müşriklerin işkencelerinden kurtulacakları yeni bir yurt aramaya koyuldu. Onbeş kişilik bir grubu Habeşistan’a gönderdi. … Devamını Oku
Peygamberimiz (a.s.) İslâm davasından vazgeçmeyince, müşrikler kendi aralarında bir anlaşma imzalayıp, Kâbe’nin duvarına astılar. Bu anlaşmada, müslümanlarla tüm ilişkilerini kestikleri yazıyordu. Peygamberimizin akrabaları ve müslümanlar ile alış veriş yapmayı, evlenmeyi … Devamını Oku